Film gibi soygun Fransa'yı sarstı: Louvre'dan 7 dakikada nasıl mücevher çaldılar?
Dört maskeli soyguncu, vinçli kamyonetle Louvre Müzesi'nin ikinci kat penceresinden içeri girerek Napolyon dönemi mücevherlerini çaldı. Soyguncular 10 dakikadan kısa sürede gerçekleştirdikleri eylemde 8 tarihi mücevher aldı, ancak İmparatoriçe Eugenie'nin tacını ve 60 milyon dolarlık Regent Elması'nı geride bıraktı. Olay Fransa'da büyük tepki çekti ve müzenin güvenlik zafiyeti tartışılmaya başlandı.
Dünyanın en çok ziyaret edilen müzesi Louvre'da film sahnelerini aratmayan bir soygun olayı yaşandı.
Napolyon dönemi mücevherlerinin çalındığı soygun Fransa'yı sarstarken, müze güvenliğine dair sorular da beraberinde geldi.
Hırsızlar müzeye nasıl girdi?
Dört maskeli soyguncu, üzerinde sepetli vinç ve uzatmalı merdiven bulunan bir kamyonetle Louvre'un önüne geldi.
Dün sabah 09.30 sıralarında, müze ziyaretçilerinin içeri girmeye başlamasından yaklaşık yarım saat sonra soyguncular binanın güney cephesindeki ikinci kat balkon penceresine bu ekipmanlarla ulaştı.
Hırsızlar ellerindeki elektrikli aletleri kullanarak pencereyi kırıp içeri girdi.
Sergi vitrinlerini kırarak değerli mücevherleri alan soyguncular, müzedeki alarmların çalıp güvenliği harekete geçirmesi üzerine hızla olay yerinden motosikletle kaçtı.
Fransa İçişleri Bakanı Laurent Nunez, tüm soygunun 10 dakikadan az sürdüğünü açıkladı.
Nunez, olayın "bölgede açıkça keşif yapmış deneyimli bir ekip" tarafından gerçekleştirildiğini söyledi.
Ne çalındı, ne bırakıldı?
Fransa Kültür Bakanlığı, sekiz parça mücevherin çalındığını doğruladı.
Ancak hırsızlar kaçarken İmparator III. Napolyon'un eşi İmparatoriçe Eugenie'nin son derece değerli tacını düşürdü.
Soyguncular ayrıca galeride bulunan ve Sotheby's tarafından değeri 60 milyon dolardan fazla olarak belirlenen Regent Elması'nı da geride bıraktı.
Çalınan parçalar arasında Kraliçe Marie-Amélie ve Kraliçe Hortense'in takı setlerine ait bir taç, küpeler ve safir bir kolye ile Marie-Louise setinden bazı mücevherler bulunuyor.
Tepkiler gecikmedi
Aşırı sağcı lider Jordan Bardella, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'u eleştirdi. Bardella, "Louvre, kültürümüzün küresel bir sembolüdür. Bu soygun, ülkemiz için dayanılmaz bir aşağılanmadır" ifadelerini kullandı.
Macron ise yaptığı açıklamada, Fransa'nın "eserleri geri alacağını ve faillerin adaletin önüne çıkarılacağını" vurguladı.
Fransa Adalet Bakanı Gérald Darmanin müzedeki güvenlik açıklarını kabul ederek "Kesin olan şu ki başarısız olduk" dedi.
Güvenlik zafiyeti tartışması
Mona Lisa gibi başyapıtların kurşun geçirmez camların arkasında korunmasına rağmen pazar günkü soygun, Louvre'un 33 binden fazla eserinin tamamında korumanın aynı derecede sağlam olmadığını gözler önüne serdi.
Müzede o sırada bulunan bir ziyaretçi, "Gündüz vakti bir vince binip pencereden girerek mücevherleri nasıl alabilirler? Bu kadar ünlü bir müzenin bu denli bariz güvenlik açıkları olması inanılır gibi değil" dedi.
İlk değil
1911 yılında İtalyan bir dekoratör olan Vincenzo Peruggia, müze çalışanı gibi giyinerek Louvre'dan Mona Lisa tablosunu çalmıştı.
Daha sonra yakalandı ve tablo geri alındı.